Bir sinema filminin, 'dağıtım ve
pazarlama süreci' en önemli süreçlerinden birisidir.
Dağıtımcı şirket, bir sinema
filminin sinemalarda gösterilmesini sağlayan, bunun için gereken
tanıtım ve pazarlamadan sorumlu şirkettir.
Bir filmin dağıtım stratejisini
belirlemek çok önemlidir. Bunun en sağlıklı yolu 'dağıtımcı
ve yapımcı'nın birlikte bu stratejiyi oluşturmasıdır.
Tanıtım konusu, bir filmin 'dağıtım'
sürecinde devreye girer. Filmin afişinden, gazete ilanlarına,
fragmanına, web sitesine, basın dosyasına kadar filmin yapısına
uygun tasarlanmalıdır. Günümüzde 'sosyal medya' içerisinde
gelişne yeni pazarlama kavramları bir filmin tanıtımda önemli
bir yer tutmaktadır.
'Yapımcı', dağıtım ve pazarlama
sürecini iyi yönetebilmesi için, 'proje projelendirme ' aşamasında
doğru hedefler ve bu hedefe ulaşmak için dfarklı stratejiler
geliştirmelidir. Bu sürecin sağlıklı geçirebilmesi için
'finans planı'nda 'dağıtım garantisi' başlığı altında,
dağıtımcı ile işbirliği yapması en ideal durumlardan
birisidir. Bu bağlamda, 'dağıtımcı' filmin yapım sürecinde
tanıtım ve pazarlama için anlamlı öneriler getirebilir. Filmin
başlama noktasında itibaren 'dağıtımcı' ile çalışma
garantilenmiş olur.
Film yapıldıktan sonra da dağıtımcı
ile işbirliği yapılabilir. Ancak bu önemli riskler taşıyan bir
durumdur. Örneğin ben, Lola ve Bilidikd filminde 9 ay 'dağıtımcı'
bulmaya çalışmıştım. 1999 yılında, Amerikan filmlerinin çok
yoğun izlendiği bir dönemde, filmi ticari bulmuyorlardı. Bu
nedenle, filmin duyulması ve talep görmesi için 'İstanbul Film
Festivali'nde 'Uluslararası yarışma' bölümüne gönderdim. Film
yarışmada 'halk ödülü' kazandı. Bu durumda, Özen Film, benim
yoğun baskıma dayanamayarak, 'sınırlı' sayıda kopya ile filmi
göstermeyi kabul etti. O günlerde, bu meslekte çok yeniydim ve
sanıyordum ki, 'halk ödülü' almak, bol seyirci getirir. Elbette,
o 'ödül', bizim dağıtıma çıkmamıza yardım etti. Ama
festivallere katılıp ödül almanın dağıtımcı üzerinde büyük
bir etkisi olmadığını söyleyebilirim. Bu nedenledir ki, 'hedef
koyun' dediğimde, bana bir festivale katılmayı 'hedef' olarak
söyleyen öğrencilerime, bu düşüncenin yanlış olduğunu
söylerim.
Festivallere katılmak, tanıtımın
önemli bir parçasıdır, vitrinde gözükmektir... Bunun ötesinde
bir filmin dağıtımından en sağlıklı sonucun alınması için,
pekçok etken vardır. Bu senaryo, yönetmen, oyuncu ile başlayıp
filmin vizyona çıkacağı tarihteki hava durumu, tatiller veya
spontan gelişebilecek sosyo-politik etkenlere kadar hesaplanması
gereken bir süreçtir.
Bu konuda yanlış yapılan bir konu
da, 'dağıtım ve pazarlama' bütçesinin, 'film yapım bütçesi'
içerisinde yer almasıdır. Bu iki ayrı bütçe olarak
hazırlanmalıdır. Çünkü, filmin son hali görüldükten sonra
başta hedeflenen kopya sayısı, reklam giderleri gibi kalemlerin
netleşmesi en sağlıklı yoldur.
Filmin prodüksiyonunun gerçekleşmesi
ve dağıtım-pazarlama bütçesi biribirinden ayrı hazırlanmalı
ama biribirini tamamlayacak özelliklerde olmalıdır. Yani başta
konulan hedefler doğrultusunda bütçe hazırlanmalıdır.
Bu konuda sağlıklı ilerleyebilmek
için, sektörde çekilen filmlerin yapım ve dağıtım-pazarlama
bütçeleri arasındaki oranları gözlemlemek gerekir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder