HOŞGELDİNİZ

Yapım Laboratuvarı : Yapımcılık ile ilgili bilmek istediğiniz herşey...Zeynep Özbatur Atakan'ın gözlemleri, deneyimleri, paylaştıkları...

9 Aralık 2018 Pazar

YAPIMCI ARAYAN PROJE SAHİPLERİ İÇİN BAZI NOTLAR

Son yıllarda, 'yapımcı arıyorum' cümlesini çok sık duyuyoruz. Bir filmin en önemli ortaklarından biri olan 'yapımcı' da ne gibi özellikler olmalı... Yapımcı'nın, 'yatırımcı' kimliğinden farklı olduğunun her zaman altını çizen biri olarak, yapımcıyı sadece finansman konusunun çözümünü yaratan biri olarak görmemek gerektiğini, böyle görülürse ciddi sıkıntılar yaratabileceğini pek çok kez hem atölyelerimde, hem gittiğim ve konuşma yaptığım her yerde belirttim ve belirtiyorum... O halde 'yapımcı' ile yola çıkmadan önce düşünülmesi gereken bir kaç konunun üzerinden geçmek istiyorum :

-Yapımcı adayının deneyimleri ve başka bir sektörden bu kariyere geçiş yapıyorsa amacı, hedefleri ve deneyiminin ne ölçüde olduğunun anlaşılması...
Zira, daha önce yaptığı işler ve o işlerde nasıl bir görev tanımının olduğu.. Sinema alanında, kendini geliştirecek çalışmalar yapıp yapmadığı ve en önemlisi proje için yol haritasını nasıl çıkarabileceğini düşünmüş mü?

-Projeye kaynak yaratmak için nasıl bir planlama yaptığını net olarak dile getirebilmesi ve 18 aylık bir geliştirme süreci içerisinde, bilinen kaynaklar dışında alternatif kaynak yaratıp yaratamayacağı konusundaki ön görülerini netleştirebilmesi

-Gelir paylaşımı konusunu ertelememesi

-Eşit ilişki biçimi geliştirmesi

-Hayat görüşü, film seçimleri, değer yargıları konusunda ortak bir payda oluşabiliyor mu?

-Filmi gerçekleştirme motivasyonu nasıl?

-Projeyi, ortak yapım marketleri vs.. sunarken yeni stratejiler geliştirebiliyor mu?

-Filme kaynak yaratma konusunda beklentiler gerçekçi mi?

-Kendi ile ilgili verdiği bilgiler sağlıklı mı? 

-Mesleki bilgiler konusunda kendini geliştirebiliyor mu? 

Tüm bunlar gözden geçirilmesi gereken öncelikler... Liste çok uzun... Ama bu ilk aşamadaki soruların cevabını buluyorsanız yola çıkmak için harekete geçebilirsiniz.

Unutulmamalı ki, bir filmin önemli ortaklarından biri yapımcıdır. Bu nedenle, bu yola çıkmadan önce tüm detaylar konuşulmalıdır.

Umarım her yönetmen/yazar ve yapımcı buluşmaları olur ve güzel üretimler ortaya çıkarırlar..




8 Kasım 2018 Perşembe

BURAK GÖRAL İLE SENARYO ATÖLYESİ BAŞLIYOR :



BURAK GÖRAL İLE
SENARYONUN TEMELLERİ
Senaryo yazmak büyük ve maceralı bir yolculuktur. Yolu  bir kez öğrenince sürekli çıkmak isteyeceğiniz bir  yolculuk...İyi bir senaryo için yazarının ele aldığı meseleyi gerçekten dert edinmiş olması, sonra da onu iyi fikirlerle, üzerinde çalışılmış karakterlerle donatılmış, inandırıcı bir akışa sahip, sağlam örülmüş bir olay örgüsü içinde anlatabilmesi gerek. Sinema tutkusu olan, hayal kurabilen ve hikaye oluşturabilme görüsüne sahip biri için senaryo yazabilmek öğrenilebilir bir uğraştır. Mesele ne anlatacağın ve anlatacağın hikayeyi görsel bir dille buluşturmayı kağıt üzerinde nasıl tarif edebileceğindir. Sinemaya asıl gücünü veren, onu “hikaye anlatma sanatı”na dönüştüren ilk materyal olan senaryo  nedir peki? Ve nasıl yazılır?
Senaryo Atölyesindeki temel  eğitimde, sinema tarihinin yerli-yabancı önemli örnekleri eşliğinde fikir aşamasından başlayarak senaryo  yazım pratiği gerçekleştirilmesi hedefleniyor.
  • Bir fikir bulma, geliştirme ve onu senaryo aşamasına götürme... ‘İyi fikir’den iyi senaryo çıkartmak...
    - “Dramatik yapı” nedir, nasıl oluşturulur?
    - Snopsis ve tretman nasıl yazılır ?
    - Karakterlerinizi nasıl yaratırsınız, onlara nasıl soluk aldırırsınız?
    - Olaylar nasıl birbirini takip eder?
    - Türk sinemasında çok da iyi yapılamayan bir şey: Diyalog nasıl yazılır? Film karakterleri birbirleriyle nasıl konuşurlar...
    - Sevdiğimiz filmleri neden severiz? Başarılı senaryolar neden başarılıdır?
    - Bir senaryo nasıl görünmelidir, yapımcıya nasıl sunulmalıdır? Yazdıklarınızı okutmayı başarmanın yolları...


BAŞLAMA TARİHİ  : 12 Aralık 2018
SÜRESİ                   : Her Çarşamba 19:00 – 21:00 (8 Hafta)  
KAYIT VE BAŞVURU İÇİN : 0 212 252 4556- Ayşegül Yeşim

DERS PROGRAMI

1. DERS: Ne yazmalı?

  1. Senaryo neden yazılır? İyi filmler aslında ne anlatır?
  2. Görüntünün dilini kelimelere, cümlelere dökebilmek...
  3. Tema nedir? Her hikayenin bir teması var mıdır?
  4. Parlak fikir nedir? Nasıl bulunur?
2. DERS: Olay Örgüsü, konu oluşturma
  1. Dramatik yapı nedir? Neden bir dramatik yapı kurmaya ihtiyaç vardır?
  2. Üç perdeli yapı nedir?
  3. Çatışma nedir? Nasıl yaratılır?
  4. Sinopsis nedir? Nasıl yazılır?
  5. Tretman nedir?
3. DERS: Bir karakter yaratmak  - I
  1. Kimlerin başına gelen olayları izleriz?
  2. Karakterleri “inandırıcı” yapan nedir?
  3. “Tip” nedir, “karakter” nedir?
  4. Karaktere üçüncü boyutu nasıl verirsiniz? Onu nasıl derinleştirirsiniz?
4. DERS: Bir karakter yaratmak  - II
  1. Karakter yaratmada görüntünün dili nasıl kullanılır?
  2. Karakter yaratırken kullanılabilecek yöntemler
  3. Özdeşleştirme nedir? Nasıl sağlanır?
  4. Örnek film karakterleri...

5. DERS: Diyalog yazmak

  1. Karakterler nasıl “konuşurlar”?
  2. Diyalog yazmanın temel kuralları nelerdir?
  3. Diyalog yazma yeteneği nasıl geliştirilir?
  4. Diyalog modelleri
  5. Diyalog uydurma alıştırması
  6. Diyalog editleme alıştırması
  7. Ödev için konu vermek... (bir kısa film senaryosu ödevi)

6. DERS: Senaryo terimleri ve yazım kuralları

  1. Bir senaristin bilmek zorunda olduğu senaryo terimleri nelerdir?
  2. Senaryo biçimleri nedir? Hangisini tercih etmeli...
  3. Senaryo taslağı oluşturmak... Akış ve ritim ayarı yapmak...
  4. “Sahne”yi oluşturmak... Hikayeyi sahnelere bölmek...
  5. Çekime dair teknik terimleri senaryoya nasıl yerleştirirsiniz... (Çekim senaryosunu oluşturmak)
  6. İlk 10 sayfanın önemi...
  7. Senaryo yazımında kullanılabilecek pratikler...

7.  DERS: Bariz senaryo hataları...

  1. Ya seçtiğiniz hikaye yanlışsa...
  2. Senaristin yazım sırasında göremediği yanlışlar...
  3. En çok yapılan senaryo hataları...
  4. Hataları ölçme ve tespit etme teknikleri
  5. Bir hikaye yaratma alıştırması
  6. Ödevleri teslim etme zamanı
  1. DERS: Haydi bir senaryo yazalım!
Ödevlerin değerlendirilmesi
Örnek bir hikayeden bir kısa film senaryosu yazıyoruz hep birlikte...


7 Kasım 2018 Çarşamba

YAPIMLAB ATÖLYELERİ'DE NELER YAPILIR DİYE SORANLARA BİRKAÇ NOT :

Merhaba Sevgili Dostlar,
Blogda, Yapımlab Atölyelerinin programı ile ilgili yazı var... Ama, ben bir de kendi dilimde kısa bir anlatım yapmak istedim...

Yapımlab atölyeleri 2010'dan beri aralıksız sürüyor. 
Katılan meslektaşımın başarılarını mutlulukla izliyorum.

Bir atölye, sadece bilginin aktarılması değil aynı zamanda aynı hedef ve amaçlarla buluşan bir topluluk olarak birlikte etkileşimde bulunarak, bilgilerin deneyimlere dönüştüğü bir yolculuktur.

Ben ve ekibim,

Çok fazla bilgi paylaşırız, çok fazla geri bildirim yaparız..

Sinema alanında, fikir aşamasından pazarlama ve satış aşamasına kadar, tüm kavramlar ele alınır ve çalışılır... Çağın hızını yakalamaya, hissetmeye çalışırız.

Her türlü yeniliği ve çağın gereği iletişim araçlarını kullanırız ama kalem kağıdı da, yazı yazmayı da, not almayı da çok severiz...

Eğitimi zamana yaymamızın sebebi birbirimizi uzun zaman içinde tanımaktır... Böylece mesleki kabiliyetlerinizi ve özelliklerinizi keşfedersiniz...

Aktif çalışan bir yapımcı olduğum için, benim kendi serüvenime de tanıklık edersiniz...

Sanatın her alanına dokunuruz ve analiz ederiz... Yorumlamayı severiz...

Yapımlab'a katılanlar ile bağımız katılımcı istediği sürece devam eder... Takip eder, gerektiğinde her türlü desteği birbirimize veririz...

Yapımlab, ayrı bir dünya ve haftada 2 saat buluştuğumuz özel bir zamandır benim için...


29 Ekim 2018 Pazartesi

Başka bir alanda eğitim alıp SİNEMACI olmak isteyenler

Merhaba Sevgili Dostlar,
Bir önceki yazımda, şu anda iletişim, güzel sanatlar vb... gibi alanlarda eğitim alan ve sinemacı olmak isteyenler için yazdım.

Şimdi başka bir meslek dalı için eğitim alan ve kalbi 'sinemacı' olmak için atan ve 'nereden başlamalıyım? ' diye soranlar için yazıyorum.

Sinema eğitimi alanlara da hep söylediğim gibi, her farklı disiplinin farklı faydaları olur. Ve ister üniversitede olun, ister olmayın 'sinema endüstrisi'nde diplomadan ziyade deneyimler ve yetenek kariyeri belirler.. Ama sinema eğitimi almış olmak, farklı avantajlar getirecektir. Bunu, deneyimleyen biri olarak rahatlıkla yazabilirim. Ama, başka bir bölümde okumak ya da deneyim kazanmış olmak, bu deneyimlerden öğrendiklerinizi aktardığınızda çok yararlı olacaktır.

Maalesef, sinema endüstrisinde 'var olmak' için, günümüzün iletişim araçları çok fazla yanıltıcı olabiliyor.. Bazı konularda daha da kafa karıştırıyor. İşimizin, 
'show business-gösteri işleri' ya da 'tanıtım' ile ilgili sınırları doğru çizilmezse, ortaya başta çok parlak bir resim çıkıyor gibi olsa da kalıcı sıkıntılar bırakabiliyor.

Yıllar içerisinde, pek çok iş insanı uzaktan bizim endüstriyi çok kolay yol alınabilen bir yer olarak algıladı. Maalesef, bu algıdan ötürü başarılı örnekler çıkamadı.

Şimdi, kayıtsız ve şartsız sinemacı olmak isteyenler için önerilerim :

- EĞİTİMLERE MUTLAKA KATILIN :

Bu alanda pek çok eğitim verilmektedir. Ancak, bu eğitimleri tamamlamak tek başına yeterli değildir. Mutlaka bu eğitimi deneyim ile pekiştirmelisiniz.
Eğitimi kimin verdiği ve bu eğitimi veren kişinin deneyimleri ve bilgileri önemli.
Almak istediğiniz eğitimden ne beklediğinizi, eğitimi verecek olan kurum veya kişiye mutlaka bildirin... Kısa zamanda çok şey öğreteceğini belirten kurs, çalışma ve atölyelere başvururken bu beklenti konusunu ve atölye eğitimi verenlerin yeterliliğini gözden geçirin.

Festivaller bünyesinde yapılan ustalık sınıfları başta olmak üzere, atölye ve tüm etkinliklere katılın.

-BİYOGRAFİ OKUYUN:
Bu alanda başarılı örnekler vermiş yönetmen, yapımcı, oyuncu gibi kişilerin biyografilerini okumak önemlidir.



-FİLM İZLEYİN :
Sinema, en iyi film izleyerek öğrenilir. Sinema okullarında belki de en yararlı derslerden biri 'film analizi' dir. Filmleri izleyin, analiz etmeye başlayın. Subjektif değil, objektif olun... Bunu bir deftere yazarsanız daha hızlı yol alabilirsiniz. Özellikle film festivallerini takip edin..


-KENDİNİZE BİR ÜNVANI HEMEN TANIMLAMAYIN:
Bu en önemli konulardan biridir. Hiç film yönetmeden 'yönetmen', 'senarist' olmak, ya da bir film şirketi açarak, ya da sadece bir yatırım yaparak 'yapımcı' olmak mümkün değildir. Böyle örnekleri çok sık görüyoruz ancak zaman içinde bunun 'algı yönetimi' olduğu hızla ortaya çıkacaktır.


-YABANCI DİL :
En az bir yabancı dil ( özellikle ingilizce) bilmeniz, mesleki dünya literatürünü anlamak  açısından önemlidir. Bu açıdan ingilizce öğrenin.


-GERÇEKÇİ OLUN :
Endüstrinin gerçeklerini sağlıklı yorumlayın. Hedefleriniz gerçekçi ve ulaşılabilir olsun. Mucizeler beklemeyin. 

-SÜREÇ ODAKLI OLUN :
Sonuçlar üzerinden değil  kaliteli süreç üzerinden ilerleyin. Başkalarının performansı sizin motivasyonunuzu etkilemesin. Süreç sağlıklı yaşanırsa, sonuç mutlaka iyi olacaktır. 

-İLETİŞİM AĞI İLE İLİŞKİLER :
İletişim ağı geliştirmeye başladıktan sonra, bu kişilerle sağlıklı bir iletişim halinde olun. Birini tanıyor olmak, o kişinin sizin 'arkadaşınız' ya da her an iletişimde kalacağınızı göstermez. Ama iletişim de, başladığı yerden gelişir ve geliştirilebilir. Buradaki en önemli konu, iki tarafında birbirine kendileri hakkında sağlıklı bilgi vermesinden geçer. İletişim ağında 'güven' çok önemlidir. Bu 'güven' sarsıldığında maalesef ilişkiler zedelenebilir.

Sinema Alanında Eğitim Alanlar için öneriler :

Merhaba Sevgili Dostlar,

Çok uzun ara verdim buradan yazmaya... Ama, sosyal medya hesaplarımdan, festivallerde yaptığım atölyeler ile işlerimin dışındaki zamanı 'paylaşmaya' ayırıyorum.
Sizlerden gelen soru maillerini ve  mesajları takip ederek buradan sorulara cevap olacak paylaşımlar yapacağım...

Zaman geçiyor ve 'hız çağı' ile her şey çok hızlı değişiyor... Takip etmek ve günceli yakalamak çok önemli.

Örneğin 2010 yılından beri yaptığım atölyelerde, bütçe/maliyet ve finans planı ile ilgili çalışırken yenilikleri eklemeye çalışıyorum. Çünkü, her bilgi çok hızla değişime ve dönüşüme uğrayabiliyor.

Aynı şekilde, 2014'den itibaren üzerinde çalıştığım, 'film yapımında finans yaratımı üzerine yeni nesil metotlar' ile yapılan olumlu örnekleri inceliyorum ve yeni atölyelerde bu projelerin sahipleri ile katılımcıları buluşturacağım.

Bugün ilk yazım, 'film endüstrisinde nereden başlamalıyım?' diye soranlar için olacak... Öncelik sinema alanında şu anda eğitim alan arkadaşlarım için...

Eğer, SİNEMA alanında eğitim alıyorsanız;


Deneyim kazanın:
Öncelikle, okulun bitmesini beklemeden tatillerde bir film şirketinde ya da setlerde çalışmaya başlayın... Endüstrinin temel dinamiklerini öğrenmeniz ve hangi alanda varlık gösterebileceğinizi anlayabilmeniz için önemlidir.Çünkü, deneyim olmadan yapacağınız her şey size motivasyon kaybettirebilir. 

İletişim Ağınızı Geliştirin :
Bunun için en güzel yöntem festivallere katılmaktır. Türkiye'nin pek çok yerinde, pek çok festival yapılıyor. 
İstanbul veya büyük şehirlerde olmayanlar, şehirlerine en yakın yerde yapılan festivallere katılıp, hem film izleyip hem de oradaki etkinliklere katılabilirler. Festivallerde 'gönüllü çalışan' olmak, bu açıdan çok yararlıdır.

Yabancı dil :
Özellikle ingilizcenizi geliştirin. Bu dünyadaki literatürü ve öğrenmeniz için çok önemlidir.Bu konuyu ertelemeyin önceliğinize alın.

Bilgiyi sadece okuldan beklemeyin :
Okullar, sadece size kapı aralar... Yani, yolunuzu çizer ama her şeyi okuldan beklemek doğru değildir. Film izlemek, farklı ustaların atölyelerine katılmak, kitap okumak ve deneyim kazanacak çalışmalar yapmak eğitimin önemli bir parçasıdır.


Nasıl bir takım elemanı olduğunuzu fark edin :
Film yapmak bir takım oyunudur. 
Bir takımın içinde en yararlı hangi görevde olabilirsiniz? Yetenekleriniz ne yönde?
Takım kurucu olacaksanız, nasıl bir takıma ihtiyacınız var? Tüm bunları gözden geçirip, kendinizi ve karakterinizi gözlemlemelisiniz.. Buna göre, mesleki kararınızı verebilirsiniz.

Rekabet iyidir :
Rekabetin geliştiren bir yanı vardır. Ama, bu asla bir ego savaşına dönüşmeden kendinizi geliştirmeyi ve rekabet ile barış halinde yaşamayı öğrenin. Film endüstrisinin çok rekabetçi bir endüstri olduğunu unutmayın.

Kendiniz olun :
Kendi olduğunuz gibi, bilgilerinizle kendinize özgün stilinizi yaratın. 
Yaratıcı işlerde bir başkasını örnek almak çok yararlı olabilir ama kopyalarsanız zararlı olur ve üretemezsiniz. Bildiklerinize odaklanıp bunu üretime yansıtırken, bilmediklerinizin farkında olup, öğrenmeyi hiç bırakmamak gerekir. 

Sosyal Sorumluluk alanında 'gönüllü işler'e katılın:

Hem Türkiyede, hem dünyada pek çok sorun var... Daha fazla hayata katılıp, sorunları anlamak için mutlaka sosyal sorumluluk projelerine katılın. Eğer, Türkiye'nin imkanları daha az olan bir yerde yaşıyorsanız, orada bir proje başlatın. İletişim geliştirip, yaşadığınız bölgede organizasyonlar yapabilirsiniz.


Okulu bitirene kadar kendinize iyi bir özgeçmiş hazırlayın :

Bu diplomanızdan daha önemli bile olacaktır. Deneyimleriniz, ilgi alanlarınız ve yaptığınız faaliyetler ve üretimleriniz mutlaka çok fazla değer katacaktır.

31 Ocak 2018 Çarşamba

YENİ SINIF AÇILIYOR!!!!

Yeni grubumuz için kayıtlar bugün itibarı ile başlamıştır. İlgilenenler için program aşağıda...
Başvuru ve bilgi için : 0 212 252 4556 Ayşegül Yeşim

Yeni Dönem Temel Yapımcılık Atölyesi Programı - Genel Başlıklar



GENEL BİLGİLER
Türkiye sinema sektörü ve uluslararası film endüstrisi üzerine genel bilgiler
Yapımcılık modelleri
Uluslararası alanda yapımcılık metotları

YAPIMCILIK ve FİLM YAPIMI ile İLGİLİ KAVRAMLARI SORGULAMA

Yapımcı kimdir? 
Sinema filmi çekmek istiyorsunuz ve ‘yapımcı’ arıyorsunuz;
- Yapımcıdan ne isteyeceğinizi biliyor musunuz?
- Sadece para yatıracak bir yatırımcı mı; yoksa kendinizi güvende hissedeceğiniz bir ortak mı? 

‘Yapımcı’nın düşünce ve davranış sistemi nasıl oluşur?

- Objektif bakış
- Mesleki ilkeler ve Mesleki kültürü
- Kurumsal anayasa

FİZİBİLİTE NEDİR?
Filmin yapım şartlarının oluşturmak: Bir filmin yapım şartlarının oluşturulması için fizibilite çıkarılması gerekir. Bunun için projenin analiz edilmesi gerekir. Bu analitik çalışma, projenin yeniden projelendirilmesidir.
- Fikirden Projeye: Senaryo, Yönetmen ve Yapımcı İlişkisi
- Proje seçme kriterleri
- Sektörel bilgi


PROJE GELİŞTİRME Proje Projelendirme: Yapımcının, projeyi geliştirme konusunda yöntemler oluşturma   Projenin yapım stratejisini belirleme konusunun irdelenmesi. Bütçe, finans planı oluşturma ve uygulama.
- Hedef kavramı
- Projenin Analizi

SENARYO ANALİZİ :
Sinema alanında çalışan herkesin senaryo bilgisinin ileri düzeyde olması gerekir.
Senaryo eğitimi sadece, 'senaryo yazmak' değildir. Senaryonun sağlıklı analiz edilmesi, dramatik yapının kavranması ve maliyet/bütçe açısından incelenmesi ayrı bir eğitimdir. Bu metotlar ile senaryo analizi ve potansiyellerin uygulamalı çalışmaları yürütülür.

Proje Seçme Kriterleri

- Yaratıcı kriterler, profesyonel kriterler
- İç ve dış etkenler
- Bir filmin potansiyellerini bulmak: Hikaye ve Senaryo, Klişe ve Evrensellik
- Somut ve soyut kavramlar

‘Yapımcı’yı destekleyen / engelleyen koşulları tanıma

- Yapımcı bir projenin finansmanını sağlarken, o finansmanı sağlamanın koşullarını tanıyor mu?
- Projeye para sağladığını düşünürken hangi haklarından vazgeçmesi gerekir?

Yapımcı Masa başında

- Yapımcının senaryo okuma kriterleri: Yaratıcı ve Teknik okuma
- Filmin finansal potansiyelleri
- Ortak Yapım Kriterleri ve Modelleri
- Finans Planı kavramlarına giriş
- Finans Planı oluşturma
- Stratejik Bütçe
- Bütçe nedir? Bütçe yapmanın temel ilkeleri
- Bütçe ve maliyet arasındaki fark
- Bütçe hazırlamanın mantığının ve koşullarının öğretilerek, taslak bütçe formu hazırlama çalışması.
- Maliyet hazırlama
- Prodüksiyon stratejileri
- İş planı oluşturma
-Ulusal ve uluslararası fonlara başvuru eğitimi
-Geleneksel film finansmanı yaratma metotları

Ekip Kurma ve Geliştirme

- Kişisel kriterler
- İletişim stratejileri
- Ekip kurarken dikkat edilmesi gereken konular
- Görmek, Yorumlamak, Aktarmak üzerine uygulamalı çalışma
- Brief alma, verme


HUKUK Projenin Hukuksal Boyutu
Sinema projesi gerçekleştirirken, mutlaka hukuksal verilerle yapımın temelleri oluşmalıdır. Bu noktada, hukuksal bilginin önemi büyüktür. Bu çalışma sırasında, sözleşme çeşitleri ile ilgili örnekler üzerinden, uygulamalı bir çalışma yapılır.
- İnsan Kaynakları
- Sözleşmeler
- Telif Hakları
- Hukuksal kavramlar

Yapımcının kurumlar ve 3. şahıslarla çalışma koşullarının özelliklerinin belirlenmesi

- Yapımcının sahaya çıkmadan önce bilmesi gerekenlerin irdelendiği bir çalışma yapılır.

SUNUM VE DOSYA HAZIRLAMA Proje Dosyası nasıl hazırlanır?
Proje dosyası hazırlarken göz önünde bulundurulması gereken konular, gözden geçmesi gereken detaylar örnekler ile irdelenir.
- Sinopsis, Tretman, Logline, Yönetmen Görüşü, Yapımcı Görüşü, Biyografi uygulamalar ve örnekler

Proje Sunumu

Bir projenin sponsorluk, tanıtım veya başka bir amaçla 3. şahıslara sözlü ya da yazılı olarak sunumunun hazırlanması.
- Sunum ve Proje döngüsü
- Sunum stratejileri
- Ulusal ve Uluslararası fonlara göre Master Dosya hazırlık uygulaması

Festivaller-Fonlar Konusunda Genel bilgiler

- Eurimages
- Ortak Yapım Marketleri
- Ortak Yapım Fonları

Bir filme Finans yaratmak: Alternatif Metotlar

- Kitlesel Fonlama Stratejileri
- Sosyal Medya, Transmedya Storytelling, Online Pazarlama kavramları
- Bir filmin bittikten sonraki Tanıtım-Dağıtım ve Pazarlama Stratejileri 

Bütçe ve Finans planı uygulama çalışması

- Katılımcıların bireysel projeleri üzerinden uyguladığı bir çalışmanın yapılması.
- Grup çalışmaları
- Master Dosya sunumu

YENİ DÖNEM Temel Yapımcılık Atölyesi 

24 HAFTA / Cumartesi günleri haftada 2 saattir. Derslar sadece Zeynep Özbatur Atakan tarafından yürütülür.

Her Cumartesi saat 13:30 – 15:30 saatleri arasında uygulanır. 
Kontenjan 15 kişi ile sınırlıdır.

Bilgi ve ön-kayıt:

Ayşegül Yeşim 0212 252 4556

Ofis çalışma saatleri: 

Pazartesi – Cuma 10:00 – 18:00


Cumartesi: 11:00 – 16:00


Atölyemize katılmak isteyenler ve kayıt yaptıranlarla, atölye başlamadan önce ön görüşme benim tarafımdan yapılmaktadır. 

'SENARYOMU OKUTMAK İSTİYORUM' diyenler için bazı güncel notlar-1


Sinema eğitimi alan/almış ya da başka bir alanda eğitim almış pek çok kişi bir sinema filmi projesi yapmak istiyor.

Hemen belirtmeliyim ki, senaryo okutmayı istemek hem okutan taraf, hem de okuyan taraf açısından önemli sorumluluklar getirir. Bu nedenle, bir senaryoyu okutmadan önce düşünülmesi gerekenleri toparladım. Yazının devamı önümüzdeki günlerde gelecek... Adım adım ilerleyeceğiz.

Sinema projesi üreten ya da üretmek isteyen pek çok kişi sektörün zorluklarından ve hak ettikleri karşılığı bulamadıklarından sık sık konuşur.
Ben atölyelerime katılanlarla bu zorlukların her birini tartışmaya açarım ve katılımcılarla birlikte kendi metotlarını bulmalarını sağlayacak çalışmalar ve egzersizler yaparız. Aşağıda anlattığım bakış açısı aslında 'problemi anlamak ve çözme'ye yaklaşımın ilk aşamasıdır. 

Öncelikle, projenin gelişimi aşamasında ilk olarak 'iç odaklı' sorunlara yönelmek önemlidir. Çünkü sorunun ne olduğu anlaşılırsa, çözüm daha hızlı gelir.

İç odaklı sorun diye nitelendirdiğim şey, kişinin kendi ve yarattığı proje ile ilgili objektif bir bakış açısı ve farkındalık geliştirmesidir.

Oysa genel olarak 'dış odaklı' sorunlardan ötürü proje ilerlemiyor gibi düşünülür.
Halbuki, kişi kendini dış etkenlere karşıda koruyarak bir metot geliştirmelidir. 

Bir projenin üretimi sırasında pek çok problem çıkabilir...

Ama, bir projenin başlangıç seviyesinde problemin aranması genellikle 'iç odaklı' olmalıdır. Bu aynı zamanda, daha sonra karşılaşacağınız problemleri de azaltacaktır.

Bu nedenle önce bir proje sahibinin, öncelikle projesini gerçekleştirmesinde zorluk olan şeyleri tanımlayabilmesi gerekir. Ben atölyelerimde bu sorunu yazılı olarak tanımlayın dediğimde, tanımlamakta sıkıntıların olduğunu gözlemlerim. Ve bu durum, aslında proje sahibinin de sorunu net anlayamadığını ya da yeterince öz eleştiri yapmadığını gösterir.

Bunu bir örnekle açıklayalım:

Genellikle 'bir projem* var, okur musunuz?' sorusu gelir. Bu proje terimine bu yazımda 'çalışma' olarak isimlendireceğim. Çünkü proje, daha ilerlemiş bir aşamadır ama genellikle bir 'fikir' varsa ya da sadece bir 'senaryo taslağı' varsa bunun 'proje' diye tanımlanması yaygın bir davranıştır.
*Genellikle, 'proje' kelimesi 'senaryo-konsept' anlamında kullanılmaktadır. Bu algı karmaşıklığı yaratmaktadır. Genellikle bu şekilde kullanılması yaygın olmakla birlikte, bir 'senaryo-konsept'in proje olabilmesi için başka ögelere de ihtiyacı vardır.Bunu başka bir yazımda yazacağım...

Söz konusu 'çalışma'nızı bir profesyonele göstermeden önce şu soruları sormayı düşündünüz mü?

-'Çalışma' hangi aşamada?
-Bu çalışmanın 'güçlü' ve 'zayıf' yönleri nelerdir?
-Zayıf yönleri ile ilgili çözüm önerilerine ne kadar açığım?
-Bu projenin gerçekçi hedefleri ne olabilir?
-Yazmış olduğum çalışma içerisinde, eleştiri ve fikir alışverişlerine ne kadar açığım?
-Tümüyle kusursuz bir iş olduğuna mı inanıyorum?
-Sektörde bilgimin eksik olduğu alanları biliyor muyum?
-Bu 'çalışma'yı evrensel boyutta nereye konumlanabilir? Neden?
-Bu 'çalışma'yı Türkiye'de nasıl konumlanabilir? Neden?
-Yapımcı'dan maddi beklentim ne olmalı?
-Manevi haklarım konusunda bilgim var mı?
-Bu 'çalışma'nın somutlaşması(sinema filmine dönüşmesi) için zamana ihtiyaç olduğunu düşünüyor muyum?
-Rakiplerim kimler?

Bu soruların pek çoğunu bir egzersiz yaparak kendinize sorarak, proje üzerindeki hakimiyetinizi arttırabilirsiniz... Ama bundan daha önemlisi 'çalışma'nız ile ilgili problemleri bu sorulara cevap verdikçe bulmaya başlayacaksınız. Bu problemlere objektif bir şekilde yaklaşmayı becerebilirseniz, yapmış olduğunuz 'çalışma'nın, bir projeye dönüştüğünü  göreceksiniz.
Problemlere objektif yaklaşabilmek için ise şunlar gereklidir:

-Problemin doğru tanımlanması,
-Problemin nedenlerinin belirlenmesi,
-Problemin varlığını kabul etmek,
gerekir.

Bundan sonraki aşama ise şu şekilde gelişir:

-Problem ile ilgili bilgi topladıktan sonra, çözüme ilişkin planlamaların yapılması,
-Planların uygulanması,
-Sonuçların gözden geçirilmesi ve başında kendimize sorduğumuz soruların tekrar sorulduğunda, kendimizi baştaki problemler konusunda ne kadar ilerlediğimizi görmek gerekir.


Yukarıda gördüğünüz üzere, bu 'iç odaklı' problem arama çalışmasıdır. 

Zira, bunu yaparken mutlaka 'sektör' ile ilgili 'gerçekçi' veri ve bilgilere sahip olunması gerekir. Bilgi olmadan hiçbir problem tarif edilemez ve de çözüm bulunamaz...

Sektörün sorunları her zaman olacaktır ancak sorunları bilerek, bilgi ile ilerlenirse üretim yaptığınız çalışmanın somutlaşması o kadar hızlanacaktır.


Bir 'fikir'den, bir'sinema filmi'ne geçme süreci uzun bir süreçtir. Bu süreç her aşamasında yeni problemler ve çözümler getirir. Bunun farkında olmak, bu alanda üretim yapmak isteyen herkes için büyük kazanımlar sağlamanın yanı sıra yapmak istediklere işe ulaşmalarında, çalışmalarını hızlandırıp bir adım öne çıkmalarını sağlayacaktır.




29 Ocak 2018 Pazartesi

FİLM PROJENİZİN YOLCULUĞU BAŞLARKEN

Sinema filmi projelerinde, projesini 'kağıt üzerinde' çocuğu gibi gören ve hiçbir yerine dokunmaya kıyamayan, eleştiriye açık olmayanlar ve sorunu sadece 'para bulamamak' olarak algılayanların çoğunlukta olduğu bir ortamın varlığından çoğu kez bahsediyorum.

Dünyada sinemada yönetmen veya senaryo yazarlığı yapmak isteyenler, 2 yoldan hedeflerine ulaşıyorlar. Bunlardan bir tanesi, sektörde en alt kademeden başlayarak çalışmak ve mutfağı öğrenmek, diğeri ise usta-çırak ilişkisi içerisinde olmaktır. Elbette bu süreçler öğrenildikten sonra kendini ortaya koyacak bir 'üretim' yapması da önemli şartlardan birini oluşturur. Elbette arada istisnalar vardır ama bu oran oldukça düşük bir orandır.

Türkiye'de ise, bu istisnai grubu temdil eden düşük oran, 'iyimser' bir tavır ile ele alınıp, bir anda 'yönetmen', 'senaryo yazarı' olduklarına inanıp, projeleri ile 'yapımcı' yani onlara göre 'yapımcı=para' anlamına geldiği için, projesindeki ilerleyememe sorununu buna bağlı olduğu düşünülüyor.

Dünyada sorunun iki farklı odak noktası elbette vardır. Ama önce iç odaklı sorunlara bakmak gerekir.

Proje sahibinin kendisi için bakması gereken iç odaklı sorular:

-Projemin güçlü ve zayıf yanları nelerdir?

-Bu projeyi gerçekleştirebilmek için yeterli bilgi ve deneyime sahip miyim?

-Projem ile ilgili beklentilerim gerçekçi mi?

-Bir başkasından yatırım yapmasını isteyeceğim, bu noktada projem herşeyi ile tamam mı?

-Kendime gerçekten güveniyor muyum?

-Projeme güveniyor muyum?

-Bu projeyi sunduğum yapımcı/yatırımcı, bu projeyi kabul etmezse neler kaybeder? Ya da hiçbirşey kaybetmez mi?

Bu sorular proje sahibinin kendine sorması gereken sorulardır. Genellikl 'suni' bir özgüvenle bu projeyi satma işine girmek için, projenin sorunlu tarafları görmezden gelinir. Belki de 'fikir' den gerçekten iyi bir proje çıkabilecekken, 'proje', 'üzerine titrenen ve aşırı korunan çocuk' muamelesi görür ve ilerleyemez...

Bir projenin sağlıklı ilerleyebilmesi için, proje sahibinin hem kendini, hem de projesini gerçekçi bir değerlendirme ile değerlendirmesi gerekmektedir.

'Şu proje bunu yaptı, ben niye yapamıyorum' diye düşünenler, 'çok şanssızım' diye düşünenler, önce gerçekten sektör dinamiklerini öğrenmeli, bilgilerini geliştirmeli, plan-program yapabilmeli, kendilerini geliştirebilmeli ve projelerini en çok eleştiren yine 'kendileri' olmalıdır.

Sorunu dış odaklı görenler ise, önce 'dış odaklı' sorunu anlayabilmelidirler. 
Yani kulaktan dolma bilgiler ile değil, bunu gerçek deneyimlerle görebilmelidirler. 

Benim atölyelerimde bazen şöyle sohbetler olur: 'hocam piyasada bu durum böyle ilerliyor......vs', ben de soruyu sorana 'bu bilgiyi nereden aldın?' diye sorduğumda 'arkadaşımdan duydum' diye bir cevap alırım... Bu en kötü durumlardan birirdir. 'Kulaktan dolma bilgi' ile strateji belirlemek, en kötü durumlardan biridir. Zira, 'kulaktan kulağa oyunu' bu konuya çok güzel bir örnektir. Unutmayın ki 'o deneyim'i dinleyip, inanıyorsunuz ama 'orada' değildiniz... Size aktarılan 'bilgi' aslında bir 'bilgi' değil, 'deneyimleyenin yorumu'... Buna göre mi yol haritanızı çizeceksiniz...

Projesini hazırlayıp yola çıkanlar için birkaç söz:

Çocuğu olanlar bilir, çocuğunuzun gelişmesi gereken yanlarıyla ne kadar erken tanışılırsa, sorunlar o kadar hızlı çözülür. Zira, çocuğunuz birey olarak topluma karıştığı zaman O'nun iyiliği için bazı gerçekleri görmeniz gerekir. Projelerinize de böyle bakmalısınız. Yani; onun gelişmesi gereken yanlarını duymaya, eleştiri almaya açık olmalısınız. Tüm geribildirimlere verecek bir cevabınız olabilir, olmayabilir ama her 'eleştirinin', en saçma gibi duranın bile gelişime çok faydalı olduğunu göreceksiniz...

Bunun için projeleriniz ile, ortak yapım fonlarına ya da toplantılarına katılmak, atölyelerde analitik çalışmalara yapmak, kamusal fonlara(kültür bakanlığı vb...) başvurmak çok faydalı yöntemlerdir. Projenize gerçekçi olarak bakmanızı sağlar. Hatta benim önerim sırf bu deneyim için 'pilot' proje hazırlamak ve süreçleri deneyimlemektir. Ayrıca, bu yıl hem bu blogda, hem yapımlab atölyede ve benim olduğum tüm atölyelerde çok fazla 'yeni nesil film finanslama' metotlarına yer vereceğim. Önemli olan motivasyonunuzu kaybetmemek ve kulaktan dolma bilgiler ile ilerlememektir. 

Şu günlerde çok güzel bir örnek var. Tolga Karaçelik'in yönettiği ve Diloy Gülün'ün yapımcılığını yaptığı 'Kelebekler' filmi Sundance'de 'Grand Prix' kazandı. Tolga'nın 3. filmi ve ilk filminden beri takip ettiğim çok sevdiğim bir arkadaşım... Her filmini ciddi zorluklarla gerçekleştirdi. En önemli özelliği ise, hiçbir kişinin ya da dıştan gelen negatif gelişmesinin etkisinde kalmadı. Kendine karşı en objektif oldu. Ve benim bildiğim 'Kelebekler' için en az 5 yıl çalıştı... Ama motivasyonunu ve enerjisini kaybetmedi. Bu filmi 18 günde çekti...

Hayatımda tandığım en objektif ve gelişime açık insanıdır. 

Projenizi yola çıkarmak için, önce kendinize inanmaya, bilgi ve deneyime açık olmaya ihtiyacınız var.. Bilgi olmadan olmaz... Sinema ile ilgileniyorsanız, dünya ile ilgili her konunun yanı sıra mesleki temel bilgilere ve bu bilgileri kullanabileceğiniz deneyimlere ihtiyacınız var.

Ve tabiki tüm bunlardan sonra, sizi bir adım öne çıkaracak projeye.. Sabırlı olmak ve süreci doğru kullanabilmek en önemlisi... Sonuç değil, süreç odaklı olursanız mutlaka bir değil birkaç iyi sonuç sizi bekliyor olacaktır...






FİLM YAPIMINDA VE PAZARLANMASINDA STRATEJİNİN ÖNEMİ:


Bir sinema filmi yapım sürecinde en önemli konulardan bir tanesi ‘strateji’ belirlemektir.

Yapımlab’da yapılan derslerde en önem verilen ‘Proje projelendirme’ çalışmasının temelini oluşturur.

Strateji belirlemeyi ne derece biliyor sunuz? Kısa, orta ve uzun vadeli stratejileriniz var mı? Çok fazla ‘proje projelendirme’ atölyeleri yapan biri olarak, strateji konusunda çok az fikir sahibi olunduğunu görüyorum.,
Genellikle rakiplerin hamlelerine göre mi strateji belirleme eğilimi var.
Bu nedenle, STRATEJİ konusuna burada biraz değinmek istedim. Biz derslerde uzunca bir süreyi buna ayırıyoruz. Çünkü birazdan aşağıda belirteceğim üzere, strateji yapabilmek için ‘alanı tanımak’ gerekiyor.

Stratejinin ansiklopedik anlamına bakıldığında;
Strateji, latince yol, çizgi veya nehir yatağı anlamına gelen “stratum” kelimesinden çıkmış olup, İngilizcedeki “street” ile akrabadır.

Bir diğer önemli anlamı da antik yunanda kullanılan “stratos” (ordu) ve “ago” (yönetmek, yön vermek) kelimelerinden türemiştir.  “ordu yönetmek” ve “yönetilecek ordu” anlamlarına gelen askeri kökenli bir kelimedir.

Tarihte savaş ve politika terimi olarak kullanılmıştır. Zafer için izlenecek yolu ve/veya yöntemi ifade eder.

Strateji kazanmak ile ilgilidir; sınırlı kaynakları etkin kullanarak daha iyi bir pozisyona geçmeyi ifade eder. Kuvvetli bir strateji, başarının temel anahtarıdır.

Strateji, sürekli değişen dış çevrenin fırsatları ve tehlikeleri çerçevesinde amaca nasıl ulaşılacağına ilişkin düzen ve tasarı ile ilgili düşünsel bir işlemdir. Kaynakları fark yaratacak eylemlere yöneltmeyi içerir. “Bu oyunu uzun vadede nasıl kazanırız” sorusunun cevabıdır.

Strateji, bulunduğunuz yerden gideceğiniz yere ulaşmak için neler yapacağınızla ilgilidir. 

Bu tanımlamalar ışığında, bir projeye karar verildiğinde, yaptığınız işi ilgilendiren alanlarınızı tanımanız gerekir.

Bu nedenle aşağıdaki maddelerin gözden geçirmek gerekir:

  • Durum: O anki durum değerlendirmesi ve nasıl geliştiğinin değerlendirilmesi , proje sahibinin kendi durumunu doğru tanımlaması.

  • Hedef: Amaçları ve/veya objektifleri tanımlamak. Ulaşmak istenen sonuçlar ile ilgili somut bazı değerler belirlemek. Öznel ve nesnel gerçeğin buluştuğu yer.

  • Yol haritası oluşturmak: Varolan durumlar göz önüne alınarak, hedefe ulaşmak için belirlenen yol haritası:


Strateji oluşturuken;
-Mevcut durumu araştır ve tanımla
    • Neredesiniz? Kaynaklarınız ne yapmaya yeter? Rakipleriniz ve sektör ne durumda? Tüketiciler ne yapıyor?
-Hedefi belirle
    • Nereye varılması gerektiğini bul. Hedef rakamlı, ulaşılabilir, anlaşılabilir olsun.
-Vizyonu ve misyonu oluştur
    • Vizyonu tanımla ve amaç hiyerarşisi ile bir misyon bildirisi hazırla
-Projenin güçlü ve zayıf yanlarını analiz et.
    
-Planlama yap.
Uygulanması gerekenlere karar ver. 
Tarih sırasına koy. 
Görev dağılımı yap. 
Bütçelendir.

Bu çalışmalar yapılmadan bir filmin yapımına başlanması, bir çocuğun ölü doğmasına benzer. Bu nedenle, sinema alanında ‘yapımcı’ olarak üretimde bulunan kişilerin, ‘yaratıcı’ kişilerle birlikte bu çalışmayı gerçekleştirip, beklentilerini net bir şekilde ortaya koyması gerekir.

Özellikle Türkiye’de sinema sektöründe, hedef koymak ve buna uygun strateji geliştirmek konusu, sinema sektörünün geleceği açısından çok çok önemlidir. Bu anlamda, öncelikle işe varolduğumuz sektörü tanıyarak başlanmalıdır. Her aklına fikir gelenin, sinema filmi yapmaya yöneldiği bir ortamdayız maalesef.

Sinema, ciddi ve maliyetleri olan bir iştir. Bu noktada, hayal kırıklıklarını bırakıp, sağlıklı üretimler, yaratıcı çalışmalar yapmak isteniliyorsa, bu alanda her konuyu öğrenilip, doğru analiz ve sentezin yapılması gerekmektedir.

Bu bağlamda, ‘cahil cesareti’ ve ‘romantik’ bazı çıkışlarların hayalden öteye gidemeyeceğini bilmek gerekir. ‘Sinema’ alanında üretimde bulunmak isteyen herkesin, dünyadaki ve ülkesindeki sinema sektörünün nasıl işlediğini, mekanizmaları incelemesi gerekir.

Eğer varolacağınız alanı tanır, kendinizi ve projenizi doğru konumlarsanız, başarı kaçınılmazdır.