HOŞGELDİNİZ

Yapım Laboratuvarı : Yapımcılık ile ilgili bilmek istediğiniz herşey...Zeynep Özbatur Atakan'ın gözlemleri, deneyimleri, paylaştıkları...

12 Mayıs 2013 Pazar

MOTİVASYON DÜŞÜREN KONULARLA BAŞA ÇIKMAK...


Merhaba Sevgili Dostlar,
Sizlere daha önce yazdığım bir konuyu biraz kez daha ele alarak yazacağım.
Zira zaman içerisinde bu  konu, her yaşta ve deneyim sürecinde karşımıza çıkıyor. 

Bugün hayatta enerji ve motivasyonumuzu düşüren konulardan bahsetmek istiyorum. Aslında bazen, 'yanlış etki' nin farkına varmadan hayatımızı nasıl zor hale getirdiğimizin farkında olamıyoruz...


Önce sözlük anlamlarına bakalım:


KIYASLAMAK : Karşılaştırmak, örneksemek, mukayese etmek
YARGILAMAK : Herhangi bir kimse, şey, konu vb.yle ilgili olumlu veya olumsuz görüş
                               belirtmek

Bu iki dil kalıbı birbirine benzer ve aslında sinema alanında üretim yapmak isteyenler için ciddi yanılgılar ve motivasyon kaybına neden olur...


Öncelikle gördüğüm en belirgin örnek; film yapmaya yeni başlayanlarda veya uzun süredir bir projesini gerçekleştirmek isteyenlerde olan bir durumdur. O da, gerçekçi olmayan kafasında yücelttiği kahramanlarla ya da mantık dışı hedefler ile kıyaslar... Bu da, o işe veya kişiye olan hayranlığından ötürü, kendini ortaya koyma cesaretini kırar. Bazen de 'o yapıyor, ben de yapacağım, yaparım gibi' suni bir özgüvene dönüşebilir...

Ya da tam tersi, 'o yapıyorsa ben de yapabilirim' inancıyla yapmaya çalışır. Kafasında 'kendisine göre' hiç bir sorun yoktur ama istediği sonucu alamayınca öfkeye kapılır.

Yargılar ise genellikle fikirlere dayanır. Burada kıyaslama devreye girer. Burada kiminle kendisini kıyasladığı önemli bir noktadır.

Birbirine benzeyen filmleri gördüğümüzde, bir örnekseme (kıyaslama) yaparak, yargı oluşturmuş oluruz. Burada söz konusu olan şey 'fikrin' nereden geldiğidir. Dolayısıyla bu kıyaslamayı ve yargıyı kendimize gerçekçi olarak yaparak, fark yaratacağımız konuyu iyi seçersek, güvenli ve motivasyonu yüksek bir durum yaratmış oluruz.

Bazen de bu yanlış kıyaslandığımızı, kendimize haksızlık edildiğini düşünürüz... Bunun sebebi ise, yarattığımız fark ya da değeri iyi anlatamamaktan geçiyor olabilir. Dolayısıyla, 'fark yaratmak' önemlidir.

Övgü ya da yergi'nin hepsi yargıları oluşturur... Bu noktada kendimizin güçlü ve zayıf yanlarını iyi tanımlama özelliğine sahip olmalıyız.

Her filmin ayrı bir yolculuğu vardır. Elma ve armut birbirinden nasıl farklıysa, hiçbir insan başka bir insana benzemiyorsa, her filmin de farklı özellikleri, hedefleri ve amaçları vardır. Bir diğerine göre kıyaslamak ve bu doğrultuda yargılamak doğru bir yaklaşım değildir.

Bunun için şu noktalara dikkat etmek gerekir:

- Kendi ürettiğiniz fikir ya da üretimin alt metninde sadece 'kendi' düşüncelerinizin olup olmadığının farkında olun...
-Kimleri takip ediyorsunuz, kimlere hayransınız... Bu konuda o hayranlık duyduğunuz 'kişi' ve 'iş'lerin üzerinizdeki etkisinin ne olduğunu fark edin... Bu etkileşimi olumluya çevirmek için buna kendi yaratıcılığınızla ne katacağınızı düşünün...
-Sektör ve teknik konularda bilginizi sürekli güncelleyin.
-'Fark yaratmak' konusunu önemseyin...
-Hedef koymayı ve hedefinize uygun amaçları strateji kurarak gerçekleştirin.
-Bilgi sahibi olmak, her zaman yeni stratejiler yaratabilmeniz için yol açar.

Bu bakış açısını, objektif olarak gözden geçirmenizi ve kendinizi doğru değerlendirmenizi öneririm.

Yazıya konu olan başlıktaki iki kavramı, 'olumlu' olarak hayatımıza sokmak elimizde... Bunu hiç böyle düşünmüş müydünüz?

O halde, en biyük rakibiniz kendiniz olun... Üretim yapmak istediğiniz sektördeki ortamı iyi tanıyıni gözlemleyin, takip edin. Bu dünyanın içinde kendinizi objektif olarak konumlandırın ve hedef koyun.

Kendinizi doğru değerlendirebilmek için 3 şeye ihtiyacınız var: 1-Bilgi 2-Deneyim 3-Objektif olmak

Herkese güzel bir hafta dilerim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder