HOŞGELDİNİZ

Yapım Laboratuvarı : Yapımcılık ile ilgili bilmek istediğiniz herşey...Zeynep Özbatur Atakan'ın gözlemleri, deneyimleri, paylaştıkları...

1 Kasım 2011 Salı

PAYLAŞIMLAR-1

Sevgili Dostlar,
Bundan sonra, her hafta salı günleri sizinle bazı paylaşımlar yapacağım. Bu bazen bir güncel bir sinema dergisinden sizin için çevirisi yapılmış bir haber, bazen bizzat içinde olduğum bir festivalden sizin için bir gçzlemimi paylaşacağım... Bu salı köşesinde konuklar ağırlayıp, dünya sineması ile ilgili çeşitli bilgilenmeler yaşayacağız.
Geçen hafta Londra Film Festivali'ndeyken çok sevdiğim ingiliz sinema magazini 'little white lies' festival çantasına konmuştu. Pek çok haberin yanısıra, Film Therapy bölümünde Lars Von Trier ile son filmi üzerine ve Cannes'da yaşadığı 'istenmeyen adam' konusu ile ilgili bir ropörtaj vardı. Ben de sizler için çevirisini yaptırdım. Aşağıda okuyabilirsiniz...

Lars Von Trier
Film Terapisi

Filmleri:
Melankolia (2011)
Deccal (2009)
Emret Patronum (2006)
Manderlay (2005)
Dogville (2003)
Karanlıkta Dans (2000)
Gerizekalılar (1998)
Dalgaları Aşmak (1996)


Jonathan Crocker


LWLies'ın Lars von Trier ile en son görüşmesinin üzerinden iki yıl geçti. O zamandan bu yana sanat sinemasının depresif, dahi kötü çocuğu oldukça yoğun bir dönem geçirdi. El parmaklarının eklem yerlerine dört harfin dövmesini yaptırdı ('F', 'U', 'C', 'K'). Dünyanın sonuyla ilgili Melankolia adlı bir film çekti. Ve basın toplantısında birden bire Nazileri desteklediğini söyleyerek, Cannes Film Festivali'nden kovulmayı başardı ("Ne diyebilirim ki? Hitler'i anlayabiliyorum..."). Özetle Mayıs ayında Trier ile bir araya geldiğimizde konuşacak çok şeyimiz vardı.

LWLies: Evet görünüşe göre, Nazileri desteklediğiniz yönündeki sözleriniz bir şakadan ibaretmiş.
Von Trier: Ben Mel Gibson değilim. Kesinlikle Mel Gibson değilim. Onun tam zıttıyım. Bu lanet toplama kamplarının hepsine gittim ve bu konuyla da gerçekten çok ilgiliyim. Bana göre, Yahudi Soykırımı insanlığa karşı bugüne kadar işlenmiş en büyük suçtur.

Ama bu şaka yanlış yerlere çekildi, di mi?

Ben her zaman espri yaparım... Ve gazetecilerin bu espriyi komik bulmasalar bile niyetimin ne olduğunu anlamaları gerekiyor... Bu, beni koymamaları gereken bir yere koymalarından kaynaklanıyor. Ancak ne isterseniz onu yazın. Bir laf vardır: "Kendinizi mürekkep hokkasının içinde temizleyemezsiniz."

Peki sizce neden buna aşırı tepki gösterildi?

Bu konu, Cannes'da oldukça hassas. Çünkü Fransızlar geçmişte Yahudilere çok zulmetmişler.

Tehlikeli şeyler söylüyorsunuz...

Benim her lafım tehlikelidir.

Festivalden ihraç edildiğinizde ne hissettiğiniz?

Resmen "persona non grata" ilan edildim (ÇN: diplomaside istenmeyen adam teriminin Latincesi. Bir ülke bir kişiyi persona non grata ilan ederse o kişi o ülkeden sınırdışı edilir ve bir daha giriş yapamaz). Ve sanıyorum Cannes tarihinde bu daha önce yaşanmamış bir şey. İstenmeyen adam olmaktan büyük gurur duyuyorum. Daha önce hayatımda hiç istenmeyen adam olmadım ve bunun bana yakıştığını düşünüyorum. Cannes Film Festivali'ne çok saygı duyuyorum. Ama bana çok kızdılar.

Bu sözleri sarf ettiğiniz için pişman mısınız?

Yanlış anlaşıldım ama bu, anlaşılabilir bir yanlış anlama. Bana kızgın olabilirsiniz, çok da umurumda değil. Belki de bu yüzden ağzımı bir şeyle kapatıp beni küçük bir kafesin içine koyup basın önüne çıkarmalılar. Çünkü bu çok daha adil olur.

Bu olayın dikkatleri Melankolia'dan uzaklaştırdığını düşünüyor musunuz?

Evet ve bu çok aptalca. Kimse filmden bahsetmiyor ve ben de artık filmi pek iplemez oldum. Çok yoruldum.

Melankolia'yı çekmeniz depresyonla mücadelenizde yardımcı oldu mu?
Hayır, yardımcı olduğunu sanmıyorum. Eğer depresyondaysanız bunun tek tedavisi iki saniyeliğine yataktan çıkmaktır. Ve ertesi gün üç saniyeliğine çıkarsınız. Eğer yaratıcılık gerektiren bir işiniz varsa, size yardımcı olur. Başka bir deyişle yaşadığım bu krizi malzeme olarak kullandım.

Bu filmle ilgili fikir nereden geldi?

Sanırım adıyla çok ilgili. Ağızdan çok güzel çıkan bir kelime. Ve melankoli, hem sanat hem de hayatın birçok alanı için çok önemli bir unsur. O dönem niyetim benimle temasa geçmesi üzerine görüştüğümüz Penelope Cruz için bir film yazmaktı. Ve ona, birlikte yaptığımızda ilginç olabilecek bir şeyler yazmanın yolunu bulacağımı söyledim.

Penelope hakkında ne düşündünüz?

Çok, çok hoş bir kız. Benimle çalışmayı çok istiyordu ve ben de bundan çok onur duydum. Birçok filmini gördüm ve şahsen de tanıştık. Senaryonun çok büyük bölümü onunla birlikte çalışırken ortaya attığımız fikirlerden oluşuyor. 'Ne yapmaktan hoşlanırsın' diye sordum. Elimde bir atın bir yere gitmemek için direnmesi ve bunun için dayak yemesiyle ilgili bir sahne vardı. ‘İlginç. Ben çok iyi at binerim’ dedi. Yani aramızda ufak bir bağ oluşturduk.

Filmde olmadığı için üzgün müsünüz?

Olmadığı için çok da üzülmedim çünkü o zaman başka seçenekler ortaya çıkıyor. Ve sonra ben de Kirsten'i buldum ve bence çok iyi bir iş çıkardı.

Kirsten neredeyse Penelope'nin tam zıttı ama?

Evet, evet. Ama üzerinde konuşmamamız gereken bir olay gibi bazı durumlarda dirençle karşılamak iyi oluyor. Ve bu filmdeki direnç noktası da Penelope için yazılmış ancak onun oynayamamış olması. Böyle durumlarda unsurlar arasında bir çatışma yaşanıyor ve bundan yeni bir şey ortaya çıkıyor.

Kirsten kısa bir süre önce rehabilitasyondan çıktı. Kendine ait özel bir melankoli anlayışı olduğunu düşünüyor musunuz?
Ah kesinlikle. Depresyonda mıydı bilemiyorum ama bu olguyu çok iyi biliyordu. Dönüşümü göstermek gerçekten zordur. Çünkü bu melankolik ruh hali içinde olduğunuzda genellikle gülümsersiniz. Ama bu gülümseme farklıdır. Gözlerine baktığınızda hiçbir şey görmezsiniz. Ve bence bunu çok iyi ortaya koydu.

Depresyon nedeniyle şu anda herhangi bir ilaç kullanıyor musunuz?

Depresyon için hafif bir hap alıyorum. Eskiden çok ağır bir ilaç alırdım ve alkolle birlikte içince de etkisi dörde katlanırdı. Ve eğer içtiğim ilacın ne olduğunu bilseydiniz dörde katlanmasının etkisinin de ne kadar büyük olduğunu anlardınız.

Melankolia'da 19. deliği olan bir golf sahası var. Bunu anlatabilir misiniz?

Evet. 19. delik! Şu an tam olarak oradayım! Arafta… (ÇN: Golf sahalarında genellikle 18 adet delik bulunuyor. 19. delik tabiri, oyun bittikten sonra tesisten ayrılmadan, kulüp binasında ya da tesisteki barda bir-iki kadeh bir şey içmek anlamına geliyor. Filmde de evin sahibi golf sahasında 18 delik olduğunu söylemesine rağmen, daha sonra kadın karakterin sahadaki 19. deliğin bulunduğu yerden geçtiği görülüyor)

Şu anda Martin Scorsese ile film çekme sürecinde engeller çıkardığınız "Lars Von Trier'den Beş Engel" filmi üzerinde çalışıyorsunuz. Bundan bahsedebilir misiniz?
Henüz başlamadık. Bu gerçekten zor bir iş. Belki siz bana biraz akıl verirsiniz. Hayatı boyunca kendini hiç engellememiş bir adama engel çıkartmak gerçekten zor. O kadar farklı şeyler yapıyor ki… Bilemiyorum. Oturup konuşacağız. Belki o bana engeller çıkartır.

Bize ne gibi bir nasihatta bulunursunuz?
Her şey sonunda cehenneme gidecek ama tüm yol boyunca gülümsüyor olmamı gerek.

Kaynak : Little White Lies- www.littlewhitelies.co.uk
Ropörtaj : Jonathan Crocker
Çeviri : İrem Köker

1 yorum:

  1. bu röportajı bize ulaştırdığınız için çok teşekkürler, okuması çok zevkliydi.

    YanıtlaSil